6 Nisan 2010 Salı

PKK Değil Tribüncüyüz


Bir spor kulübü düşünün. Bu kulübün takımı, ülkesinde kulüpler bazındaki en büyük başarıya imza atıp şampiyonlar liginde final oynamış ve senenin ilk mağlubiyetini alarak 2. olma başarısını göstermiş.




Bir tribün düşünün, bu başarıyı, bu özveriyi alkışlamak - desteklemek için aynı saatteki futbol maçında tribünde "armanın gururu sarı melekler" pankartını açıp, binlerce kilometre uzaktaki takımını bağrına basmış.


Bir "seyirci" kitlesi düşünün, sahayı görememe gerekçesiyle bu pankartı çekiştirip indirmeye çalışan ve o gençlere küfür eden, vuran.


Bir emniyet düşünün, ülkesindeki teröristlere, yasa dışı örgütlere, pkk sempatizanlarına dahi "insan hakları" adı altında sert müdahaleden kaçınırken; futbol taraftarlarına acımadan en sert müdahaleleri yapabilen...


Evet bu gece Kadıköyde güzel ve kötü şeylerin hepsini aynı anda gördük. Avrupa Şampiyonu olamayan takımımıza, "gururumuzsunuz" pankartı açan emektar tribüncüler/ tribün gençlerinin münferitler tarafından darp edilmeye çalışıldığını gördük. Ve emniyet güçlerinin hiç gereksiz yere çok sert müdahalesini gördük. 16 gözaltı.. Hiç gereksiz yere yaşanan kötü olaylar. Altında çalışan polis memurlarını galeyana getiren emniyet güçleri, yetkililer veya herneyse... Polisin, çevik kuvvetin böyle önemli bir haftada (Polis Haftası) kendi misyonlarının ne olduğunu tekrar hatırlamasını temenni ediyoruz. Polis, halkın huzuru için var olmalı. Bu gece Kadıköy'de huzursuzluk getiren birileri varsa bunlar sivil insanlar değildi. Durup da düşünülmesi gerek artık, stadlardan Emniyet Güçlerini çekmek de yeterli midir, deplasmanda çekilen gereksiz ve absürd escort eziyetleri, şehir girişlerinde El-Kaide militanı muameleleri falan. Biz kendimizi değiştirdik, sıra poliste...


Olayda mağdur olan ve tüm gece yaptıklarıyla tribün davasını dik tutan Grup CK, Vamos Bien ve 1907 Ünifeb grubuna geçmiş olsun dileklerimizi sunuyoruz. İnşallah Kadıköy'de bir daha böyle olaylar yaşanmaz, tüm temennimiz budur...

1 Nisan 2010 Perşembe

Ne Kadar Övünsen Az Samiyen Deplasman Sayılmaz



ALINTIDIR


Ali Sami Yen Stadyumu.. Bizim için pek deplasman değil ama napalım.. Çok düşündük yazalım mı yazmayalım mı diye ama en sonunda o günü orada olmayan FENERBAHÇELİLER'in de neler olup, neler bittiğini öğrenme hakkı vardır diye düşündük.. 1.162 şanslı kişi (fazlası var) 30 milyon taraftarı temsilen oraya gidecekti. Tribünde olan bir kişi Ali Sami Yen stadyumunun kapasitesi kadar FENERBAHÇELİ'yi temsil edecekti o gün..

Hafta içerisinde aramızdan ayrılan rahmetli Özhan Canaydın derbi öncesi adeta ortamı yumuşatmıştı. Centilmen başkan diye boşuna demiyoruz.. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun inşallah.

Vefat haberinin üzerine gelen 90 TL'lik bilet fiyatları, biletlerin hızla bitmesi ve karaborsaya düşmesi heyecanı tedirgin bir bekleyişe bıraktı derbi öncesi..

İl güvenlik kurulunda alınan ve resmi sitemizden duyurulan "Fenerbahçe taraftarı atkı takmasın" çağrısı tepkiler alsada formalite icabı yapılmış bu açıklamaya aldırış etmeden Pazar sabahı başımızın ucunda duran atkı, forma ve bilimum sarı lacivert ürünlerimizle kimimiz Anadolu'dan, kimimiz Avrupa'dan hareket ettik yıllardır Ali Sami Yen öncesi toplanma yerimiz olan Fulya semtine. Beşiktaş Köyiçi'nin bittiği yerde Fulya başlar ama hain planlar yapanlar bir türlü gelemezler oralara nedense.. Belki seneye Seyrantepe'ye gelirler..

Zaman ilerledikçe kalabalık artmaya başladı. Kalabalık artmasın diye emniyet gruplar halinde o derecesi bozuk yokuşu çıkartmaya başladı bizi. Kurnaz olan taksilerle, özel araçlarıyla o hengameyi atlatsada buluşulacak yer yine aynıydı sonunda..

Evvela biletimizi zuladan usul usul çıkartıp yetkili birimlere gösterdik. İlk arama noktasından geçtikten sonra karşımıza çıkan, bir nevi Fulya Yokuşu'nun minyatürü olan o ilginç merdivenleri tırmandıktan sonra "oh be" desekte kafamızı kaldırdığımızda turnikelerdeki kaosu görünce içimizden kalayı basıp, daha sonra "ne güzel stadımız var, çok şükür" diyip içeriye girme mücadelesine başladık..

Aşırı izdiham, çalışan 2 turnike ve herkesin bir an önce içeri girme telaşı sonucu içinden çıkılmaz bir durum vardı. Bizim köyde misafire çay verilirken, Mecidiyeköy'de misafire karşı yapılan bu muamele sözde avrupa fatihine yakışmıyordu..

En sonunda kendimizi içeri attık ve tribüne çıktık. Üstü kapalı bir tribün bizim için son derece büyük bir avantajdı. Rakibin %5'i kadardık ama NİCELİK değil NİTELİK esastı bizim için..

Maç öncesi kendine hakim olamayıpta sürekli tezahürat yapma çabası içerisinde olanlara "ya maçta susarlarsa" diyerek kafamızı takıyorduk ama başlayan tezahüratlarda da kendimizi tutamıyorduk..

Nihayet bizim takım sahaya çıktı ve Fenerbahçe buraya sesleriyle birlikte rakip tribünden yükselen ıslıklar eşliğinde futbolcularımız tribünlerimizi selamladı..

Ara ara tezahüratlarla birlikte maç saatinin nasıl geldiğini anlamadık. Rahmetli Özhan Canaydın'a ithafen yapılan pankartlarla sahaya çıkan takımımız Gs tribünlerinin alkışını aldı.

Yan tarafımızdaki tribünde Özhan Canaydın için açılan pankart görsel açıdan gayet başarılı olmuştu. Kadıköy'de 6 gol yedikleri takımı alkışlayan centilmen başkanı saygıyla anmak yakışırdı her Fenerbahçeli'ye. Bizde yapılan saygı duruşu esnasında bunu yerine getirdik..

Santra öncesi rakip tribünden yükselen "ooooooo" seslerinin arasına "Her zaman her yerde en büyük FENER" diyerek karşılık verdik ve rakibin gazı yavaş yavaş kaçtıktan sonra "Tribünlerde, hep dillerde, bu sevda bitmez gönüllerde" diyerek inlettik Mecidiyeköy semalarını..

Gözler sahada olsada susmak yoktu. Herkes sorumluluğunun bilincindeydi o akşam. FENERBAHÇE Oley! derken çıkan ses görülmeye değerdi. Fenerbahçe sen çok yaşa yeni versiyonuyla söylenirken 10 sene önce Johnson'un 82'de attığı maçta söylenen "Fenerbahçe sen çok yaşa" da ki coşku geldi akıllara..

1 gol lazımdı bu tribüne ama ilk yarı boyunca gelmedi o gol. İlk yarının sonunda ki FENERBAHÇE Oley kolay kolay unutulmayacak cinstendi..

Devre arasında sigara, su, çay ve Güiza'nın ofsayt olmayan pozisyonu revaçtaydı. İçerideki büfede soğuk bir şey yoktu. Kola sorduk, aldığımız cevap "Kola var ama sezon başından beri satılmadı. Bozuk olduğu için yok diyoruz" oldu.

Nihayet takımlar sahaya çıktı. Yeniden maça odaklandık ama bu sefer daha stresli gibiydik. Beraberliğin bizim için şampiyonluk yolunda pek bir anlamı olmayacaktı. Nitekim uzaklardan Selçuk Şahin imzalı şut Leo Franco'nun aklını alınca o an ki sevinç bizim için paha biçilmezdi. Herkes birbirine sarılıyor, mutlu gözlerle gol diye haykırıyordu..

Şimdi şov zamanıydı..

Sağa-sola, yukarı-aşağı derken Pınarbaşı'yla inleyen Mecidiyeköy, "Şampiyon Fenerbahçem" sesleriyle hayatının en kötü günlerinden birini yaşıyordu kendi payına..

"Genç Fenerliler, Genç Fenerliler" derken kendinden geçmiş bir tribün "Burası Kadıköy, Buradan Çıkış Yok!" diyerek etrafını çevrelemiş sözde rakiplerinin çaresizce çıkardığı yuh seslerine ince bir tebessümle bakıyordu..

Durmak yoktu tabii ki son düdük çalana kadar tempoyu düşürmedik. Fenerbahçemizin sahada yaptığı paslara "oley" diyerek ara ara dinlensekte, Volkan'ın top kontrolüyle artık bu işin zevkinin kaçtığının farkına vardık..

"Şampiyon Kanarya" sesleri delirtsede bazılarını cep telefonlarımıza gelen duygu dolu mesajlar görevimizi iyi yaptığımıza dair işaretti bizim için..

Çalan düdükle birlikte gözümüze çarpan bir şey vardı bu sezon sık yaşanmayan ya da gözümüzden kaçan..

Takım adeta kenetlenerek, tribüne koştu maçtan sonra. Bu tablo bize göre şampiyonluğun habercisiydi..

Maçtan sonra hazımsız rakibin galibiyeti kutlatmama çabaları vardı. Önce gece kulüplerinde çalan bir müzikle tezahüratları kesmeye çalıştılar sonra ışıkları kapattılar ve farkında olmadan eğlencemize renk kattılar..

Çalan müzikle birlikte tribünlerimizden yükselen "yeah", "ohh" sesleri inletirken Sami Yen'i, hiç böyle geçmemiştik kendimizden..

O akşama dair Yahya Kemal Beyatlı'nın "Akıncı" şiirinin başında yer alan "Bin atlı, akınlarda çocuklar gibi sendik; Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik!" sözü ortaya çıkan tabloya cuk diye otursada karşımızda niceliği olan ama nitelikten yoksun bir güruh vardı diyebiliriz..

Yaklaşık 1 saatten fazla süren bekleyişte yorgunluk hakimdi ama yinede pek susmadık.

Nihayet kapılar açıldı ve dönüş yolculuğu başladı. O ilginç merdivenin son basamağından iner inmez çamur deryası karşıladı bizi. Böyle bir stadın yıkılması için geç bile kalınmış maalesef..

Yağmurla birlikte Fulya'ya doğru indik. Dönüş yolculuğunda akıllara 1998'de ki 2-2'lik maç geldi. O zamanda bir hafta sonra Kayseri'yle oynamıştık. O günlerle bugün arasında fark var tabii ki.. Bu takımın şampiyon olacak gücü ve avantajı var. Kalan 6 maçın sadece 2'si deplasman.. Yeter ki inansınlar..

Ardadan Demeçler:)

Milli stadımız Saracoğlu olsun’ “FUTBOLDA stadyum çok önemli.. Yapsınlar bir milli takım stadı her maçımızı orada oynayalım. Olimpiyat Stadı’nda rakibinize baskı kuramazsınız. Futbolcu açısından keyifli bir stat değil. Mesela, Şükrü Saracoğlu milli takım stadı olarak belirlensin, 50-60 bin seyirciyle rakibe baskı kuralım.

HER şehre böyle statlar lazım. Futbolcu iyi statta iyi futbol oynar. Avrupa Şampiyonası Finalleri’nde 10 kere oynayayım hepsinde iyi oynarım. Top güzel, zemin güzel, atmosfer güzel kendimi de kuvvetli hissediyorsam neden kötü oynayayım?” 'İspanya'ya saldırdık da ne oldu? “Türk medyasının maç arasındaki 3 günlük baskısı bizi etkiliyor. Avrupa 3.’lüğü başarı olarak görülmüyor. Her zaman Avrupa 3.’sü oluyoruz ya...”
Arda Milli Takım’ın G.Afrika'ya gidememesine de değindi: “İlk defa gidemedik diye az üzüldüm. Çünkü futbol anlamında her şeyi yapmıştık. Ali Sami Yen’de İspanya’yı mahvettik mesela. 3-0 olabilecek maçı 2-1 kaybettik. Neden? 1-1’i korumayı düşünmedik. Çünkü Türk insanının ve Türk medyasının 3 günlük maç aralarındaki baskısı bizi oldukça etkiliyor

30 Mart 2010 Salı

Nasılsınız? Programı'na Katılıyoruz!


TRT 1'de yayınlanan ve geçen sene grubumuzu temsilen Sefa ağabeyimizin katıldığı "Nasılsınız?" isimli programa bu sene yine davetliyiz. Tayfun Talipoğlu'nun sunduğu ve geçen seneki bölümüyle büyük beğeni toplayan programa bu senede Sefa ağabeyimiz grubumuzu temsilen katılacaktır. Nasılsınız? programını 6 Nisan 2010 Salı günü saat 23.10'dan itibaren TRT 1 ekranlarında izleyebilirsiniz.

29 Mart 2010 Pazartesi

Gerçekler Acıdır

Kapatın arkadaş Sokak olayını falan..
Nesiniz lan siz? Galatasaray'lımı..
Sabahın köründe başla içmeye..
Kus sağa sola,ses mes kalmasın aptal aptal
bağırmaktan.. Götünü yırt emreye küfür ede ede..
Sokak inlesin orospu çocuğu gençfenerbahçeliler diye..
Sonra gir maça kedi gibi otur alık gibi izle maçı..

Elindeki bileti 400-500-600 tlye satan,
cebine para koymak için maça girmeyen,
parası olanın konuştuğu,
manitasıyla kol kola gelmiş
sinema izleyenlerin olduğu
karaborsadan bir dünya para kaldırmak
amacında olanlar var olduğu sürece..
Galatasaray tribünü hiç övünmesin kendisiyle..
Kapatın arkadaş ne varsa.. Kimse konuşmasın
şöyleyiz böyleyiz diye..

Hiç öyle videolar falanda paylaşmasın kimse maziye dair..

Bakın önünüze siz.. Dün yaşananlara bundan daha önceki haftalarda olanlara..
Hatta deplasman maçlarında bile olanlara..
Bilet satışlarına.. Karaborsa yapmaya çalışıp insan sikenlere bakın siz..

Yüzünü bile görmediğiniz çoğu insana hayransınız..
Saçma salak gruplarla paylaşım yapıyorsunuz..
Kim olduklarını bile bilmiyorsunuz..
Neyin şeklinin peşindesiniz.
Sanal alem üzerinden prim yapınca dahamı fazla
Galatasaray'lı oluyorsunuz..

Aç gözünü Galatasaray Tribünü..
Aç gözünü Galatasaray'lı..

Açın dünkü maçın geniş özetini..
İzleyin.. İzleyin ve düşünün..
Biz ne yapıyoruz diyin..

Kapatın arkadaş ASY sokağı falan..
İl'ler ölsün biletsizlikten.. hasretten..
Tribünde Galatasaray'a destek verememekten..
Siz gidin satın ellerinizde ki biletleri 400-500 TL'den..

Siz cebinize paralar kaldırırken..
O stada kim olduğu belli olmayan sıradan insanları,
manitasıyla kolkola maça sokarken..
Sinema gibi maç izleyen adamlara biletler dağıtırken..
Galatasaray ismini cebine para kaldırmak için kullanırken..
Yatlar katlar arabalar alırken..
Tribünü ticarete dönüştürürken..

Burda insanlar sinirinden ölüyor..
Hasretten ağlıyor..
Maça giremediği için deliriyor..
Hakeden binlerce insan dururken..
Satın arkadaş 500 TL'den biletlerinizi..
Hatta insanların paralarını alıp biletinide vermeyin..

Kazanın tonlarca para kazanın..
Sonrada Galatasaray Tribününden medet bekleyin..

Objektif olamazsınız demi hiçbiriniz..
Yediremezsiniz kendinize maç içinde kendinizden daha iyi olan bir tribünü..
Tebrik etmesini bilmezsiniz demi hiçbiriniz..
Ananı avradını çoluğunu çocuğunu bilmem ne yapayım diyip küfürler edersiniz,
hakemlerin anasını avradını bırakmazsınız..
Leo Franco'yu yuhlar,küfreder takımdan gitmesini isterseniz..


SEN KENDİ ÜZERİNE DÜŞEN GÖREVİ YAPTIN MI PEKİ?


Yukarda bahsettiklerimi yapanlar,tribünü ticarete çevirenler
Galatasaray'lıysa..

En hakeden binlerce insana bilet vermeyen,uçuk fiyatlar teklif edip
para kaldırmaya kalkanlar Galatasaray'lıysa..

ASY sokakta cebinde 1000 TL'si olup sizin için müşteri gibi görünen insanların
parasını alıp maça sokmak Galatasaray'lılıksa..

Sonrada bu stada soktuğunuz basit insan topluluklarından tribün yapmayı beklemek
Galatasaray'lılıksa..

Ben Galatasaray'lı değilim arkadaş..
Farklı anlayışlara sahibiz..
Böyle devam edecek olursa bu iş..
Galatasaray Tribünün yıllardır giden gerilemesini devam ettirecektir..
Cehennem diye yaratılan tribünden eser kalmadığı gibi dahada kötüye gitmeye devam edecektir.

Fener maçında takıma en çok tribün lazımken..
Kalk tomar tomar bilet sat para kaldır..
2 hafta sonra Diyarbakır maçında muhteşem tribün yap..
Tribün gençleri girip inletsin stadı..
Birkaç desibel artar çıkan ses..


Maçın skoruna gelelim mi?
Alın size en gerçek skor.

Galatasaray SK 0 - 1 Genç Fenerbahçeliler

Aferin sizlere..
Gurur duyun hadi kendinizle..
Muhteşem bir maç çıkardınız tribün adına..

Hiç öyle futbolculara hakemlere ona buna falan sallamasın kimse..

SEN KENDİ İŞİNİ YAP ÖNCE ARKADAŞ !

28 Mart 2010 Pazar

Kaderinizi Biz Çizeriz


Ezik forumlarindan yorumlari sizinle paylasmak istedim.
Beter olun beter !




moralim sıfır ölsemde kurtulsam ya bu nasıl bi hayat

Artik mucizeye kalmis isimiz.
Bundan sonra fb'yle çikacagimiz her maç hükmen maglup sayilalim.

arda da şımarmış git nereye gitceksen

geçen hafta emre bugün leo yazık ya artık yaşamak bile anlamsız

allahım ölmek istiyorum ya bıktım böle hayattan

artık kimseyi suçlamak istemiyorum,insanda birazda keder olacak ya hepmi ben üzülecem ya hepmi ben kahredecem ya,niye yaşıyorum anlamıyorum,ölüm denen şans bari beni bulsun artık yaa

Bu taraftar ne işe yarar bilmiyorumki.fblilerin sesi daha çok çıkıyor

Ali Samiyen Stadi Fenerbahce sesleri ile inliyor..

Taraftar sağolsun pet şişe attı şunu attı bunu attı, dandik tezahürat, maçı katlettiler resmen. Tamam diyorum golü bulacaz, süper yükleniyoruz, nakıyorum Fenerden bi oyuncu yerde, sebep? Şerefsizin biri su atmış, para atmış, çakmak atmış. Bunlar taraftarsa bende lucescuyum.. Neymiş la la la la lalay saldır Galaaatasaray..


Maçı kaybeden Galatasaraylı futbolcular değil, taraftarlardır. Yazıklar olsun hepsine...


adamlar geliyoruz dedi, geldiler inlettiler gittiler. helal olsun valaha

23000 taraftar gs di bide 1500 fbli hepsini susturdu oraya oturmak için gdiyorsan zaten yazıklar olsun renkdaş çok yazık. İnsan futbolcuyu ateşler ya onlara ıslık tutcaklarına francoya tutuolar

Ali Samiyende inleyen Fenerbahce sampiyon sesleri, fener'in oyuncularinin her pasinda oley diye inleyen fenerbahce taraftari, Volkan Demirel'in son 2 dkda afedersiniz bile bile kiciyla topa dokunmasi vsvs..Rezil olduk rezill...

İşte Böyle Her Sene Böyle


Maç öncesinden başlayalım. 1 hafta öncesinde Bursaspor Denizlispor maçını alınca Bursa bu işi aldı % 80 şampiyon oldu deniliyordu. Sonra bütün hafta yavaş yavaş derbi kokusu etrafı sarmaya başlandı. Cuma gününe kadar pek şiddetli şekilde gündemde olmayan derbinin Cuma günü Bursaspor'un İstanbul B.Ş.B.Spor'a mağlup olmasıyla önemi, anlamı çok fazla arttı. Kazanan takım büyük ihtimalle şampiyonlukta öne geçecekti. Beraberlik 2 takımında şansını bitirirdi. Maç öncesinde öğlen ise Emre'nin sakatlığının devam ettiğinin ve bu akşam oynayamayacağı haberleri işleri iyice Galatasaray lehine değiştiriyordu. Ama her Galatasaray-Fenerbahçe maçında olduğu gibi isimlerin bir önemi olmadığını bir kez daha gördük. Mücadele'ye Volkan, Gökhan, Lugano, Bilica, Santos, Özer, Mehmet, Selçuk, Vederson, Alex ve Guiza ilk 11'i başladı.
Mücadele'ye başlar başlamaz 23.sn Mustafa Sarp ile gole yaklaştı Galatasaray. 7.dk Giovanni bir kez daha kaleyi yollarken Fenerbahçe 18.dk ilk tehlikeyi Alex'in pası ve Guiza'nın golüyle buluyordu ama yanlış bir kararla gol iptal oluyordu. İlk yarıda daha başka birşey olmuyordu ve 0-0 sona eriyordu. İlk yarıda sahada iyi bir Alex, Selçuk ve Santos vardı. 2.yarıda biraz durgun başladı. Ancak dakikalar 57'yi gösteriyordu ki Galatasaray Dos Santos ile % 100 bir gol pozisyonundan yararlanamadı. 60. dk Santos ile tehlike yaratan Fenerbahçe 70.dk Selçuk'un ayağından 40 metreden çekilen bir şutla golü buluyordu ve skor 0-1 Fenerbahçe lehine oluyordu. Bu golden sonra Galatasaray ataklarına devam ederken Keita'nın vuruşunu Volkan çıkarıyordu ve maç o an bitiyordu. Son dakika da ise Lugano'nun yağtığı harekete penaltı verilebilirdi derken mücadele Volkan'ın poposuyla yaptığı top kontrolü ile bitiyordu. Fenerbahçe'de Volkan iyiydi, Gökhan oldukça iyiydi, zaman zaman inanılmaz ters kademelere girdi. Lugano ve Bilica son haftalarda olduğu gibi harika oynadı, Santos son haftalarda ki en iyi futbolunu oynadı, özellikle Keita karşısında etkili oldu, Sabri ile makara yaptı. Özer sahanın Fenerbahçe adına en kötüsüydü. Mehmet Topuz orta sahada iyiydi, Selçuk takımın en iyisiydi, inanılmaz toplar kesti ve attığı gol ise mükemmeldi. Vederson kanatta oldukça iyi oynadı ama ofansta pek iş yapmadı, Alex son haftaların en iyi futbolunu oynadı hatta Samiyen'de ki en iyi futbolunu oynadı. Guiza yine istekliydi, yine çok çalıştı ve golden önce topu ileride çok iyi tuttu taça çıkarttı ve o kullandığımız taç gol oldu. Sonradan oyuna giren oyuncularımız Gökhan ve Deivid hakkında yorum yapacak kadar dakika alamadılar. Sonuç olarak Fenerbahçe Galatasaray karşısında galip gelmeye devam ediyor. Son 11 maçın 9 tanesini kazandık. Bjk ve Gs'ye karşı yaptığımız son 20 lig maçında 15 galibiyet 3 beraberlik alırken sadece 2 kez yenildik. Galatasaray'a ne isimler geliyor geçiyor yine yeniyoruz hep yeniyoruz. Psikolojik sorunu çözmezlerse daha çok yeneriz. Genel olarak Fenerbahçe'ye bakarsak son 5 maçtır gol yemiyoruz ve son 5 maçı kazandık. Ligde lider Bursaspor'un ardından 2.sıraya yükseldik. Bundan sonra bu havayı, bu mücadeleyi devam ettirip üstüne birazda iyi oyun ekledik mi şampiyonluk neden gelmesin. Mücadele'de futbol dışında ki detaylara bakarsak. Fenerbahçe sahaya Özhan Canaydın'ı anıyoruz şeklinde pankartla çıkınca belki de ilk kez Samiyen tribünlerinden alkışlar aldı ve ıslık olmadan ve yuhalanmadan sahaya çıktı. Bunun yanında Samiyen'e giden 1126 Fenerbahçe taraftarına gerçekten çok ama çok teşekkürler. Mükemmeldiler. Samiyen'de her sene çok iyiyiz zaten ama bu sene biraz daha iyiydik sanki. Neredeyse 90 dk Fenerbahçemizin taraftarlarının sesini duyduk. Samiyen'de yine oleyyy sesleri duyuldu. Fenerbahçemizi tebrik ediyoruz yine yeni yeniden diyoruz. Haftaya Pazar günü Kayserispor ile çok krtik maça çıkıyoruz. 52.500 taraftarımızı şimdiden bilet almaya davet ediyoruz.

27 Mart 2010 Cumartesi

Biz Bursa Değiliz Annenizi Severiz


ALINTI

Burhan Felek Spor Salonu`nda oynanan Fenerbahçe-Beşiktaş Voleybol maçı sonrası olaylar çıktı.

Maç sonu Burhan Felek Spor Salonundan çıkan Beşiktaş`lı taraftarlara Fenerbahçe`li taraftarlar tarafından saldırı olduğu ve iki Beşiktaş`lı taraftarın ayağından bıçaklanıp Üsküdar devlet hastanesine kaldırıldığı öğrenildi.

- HABER1903 -

ALINTI (ÇARŞI FORUM)


Bugün fenerli kahpelerden sayıca fazlaydık ve mevzuda yarımız geri vites yaptı böyle beşiktaşlılık olmaz olsun.2 tane abimizin falçatayla bacağından bıçaklanmasını izleyen biziz helal olsun diyorum biz beşiktaşlıyız kendinize gelin kaçmak yakışmıyor bize.

Alem biliyor adam değilsin böyle gelmiş böyle gidersin:)

Geliyoruz ULAN



HANIMIN çiftliğine gidiyoruz.Ananızı sizi herşeyi çok özledik.O stada dakikası 1 liraya gitmeye deymez ama FENERBAHÇEMİZ nerde biz orda.

24 Mart 2010 Çarşamba

Saldır Fener / Fenerbahçe-Manisaspor Maçı Öncesi


Fenerbahçemiz Ziraat Türkiye kupası yarı final ilk maçında Manisaspor ile karşılaşıyor. Bu sezon ligde istediklerimizi yapamadık ama en azından ligde mücadele devam ederken kupa'yı da es geçmemek lazım. Avrupa'ya giden en kısa yolun kupa olduğunu unutmamalıyız. Manisaspor ile oynayacağımız ilk maçta mutlaka iyi bir skor alıp hem rövanş öncesi avantaj hem de Galatasaray maçı öncesi moral kazanmalıyız. Takımımız'ın bu akşam sahaya Volkan, Gökhan, Lugano, Bilica, Santos, Mehmet, Selçuk, Emre, Özer, Alex ve Guiza ilk 11'i ile çıkması bekleniyor. Uğur, Ali ve Deniz sakatlıklıkları nedeniyle formaya giyemeyecekler. Manisaspor ile bu sezon 3.kez karşılaşacağız. Kadıköy'de son dk Semih'in attığı golle 2-1 kazanırken, Manisa'da ki maçı da son dk Gökhan Ünal'ın attığı golle 2-2 berabere kapatmıştık. Ama yine de Manisa'da ki maçta iyi bir futbol oynamıştık. Bu akşam iyi bir oyun olmasa da iyi bir skorla galip geleceğimizi ve final için avantaj yakalayacağımızı düşünüyorum. Kupa için Saldır Fener ! Mücadele saat 20:00'da başlayacak ve Trt 1'den naklen yayınlanacak.

21 Mart 2010 Pazar

Fenerbahçe 1 Gaziantep 0


Fenerbahçemiz Süper Lig 26.hafta mücadelesinde sahasında Gaziantepspor'u ağırladı. Fenerbahçemiz mücadele'den Guiza'nın attığı mükemmel gol ile 1-0 galip ayrıldı. Mücadele'ye oldukça istekli başladık. Tüm takım olarak pres yapıyorduk ve top ileride kalıyordu. Guiza ileride muazzam işler yapıyordu. Top indirmeler, adam geçmeler. Bu arada 4.dk net bir penaltımız verilmedi.Bu dakikaya kadar sahada istekli olan ama pozisyona girmekte zorlanan bir Fenerbahçe vardı. 32.dk Guiza mükemmel bir gol ile skoru 1-0'a getiriyordu. İlk yarı bu skorlar sona erdikten sonra 2.yarı ne Fenerbahçe farkı arttırabilirdi, ne de Gaziantepspor skor bulabilirdi. Mücadele 1-0 sona erirken Fenerbahçe maç fazlasıyla 3.sıraya geliyordu ve liderle arasında ki farkı sadece 3'e indiriyordu. Fenerbahçemizde Volkan top gelmedi, Gökhan iyi güzel de orta yapmayı öğren artık yaaa yine birçok pozisyonu orta yapamadığı için harcadık. Lugano ve Bilica defansta iyi oynadılar. Konsantre olmuşlardı. Santos bu maç fazla ileri çıkmadı gittiğinde de etkili oldu, Özer hiçbirşey yapmadı, Deniz yeteneği neticesinde mücadele etmeye çalıştı, Emre bana göre yine iyiydi. Daum 45'te oyundan almasa 2.sarıyı görmesi kesin gibiydi. Mehmet Topuz iyi değildi, Alex 2 haftadır oynamamanın verdiği maç kondisyonu eksiği vardı. Diyeceksiniz ki Alex ve kondisyon ne alaka ama öyle değil top kontrol edemedi resmen, pasları isabetli atamadı. Guiza Fenerbahçe forması altında ki en iyi maçlarından birini çıkardı hele ilk dakikalarda oynadığı futbola tribünnden bir vayy çektim. Sonradan oyuna giren Selçuk mücadelesiyle Deniz'den daha iyiydi, Vederson birşey yapmadı ve Deivid birşey yapmadı. Sonuç olarak 3 haftadır gol yemeyen bir Fenerbahçe olarak, Guiza'nın hem moral hem performans açısından iyi bir hali olarak, liderin 3 puan gerisinde olarak Samiyen deplasmanına gidiyoruz.

20 Mart 2010 Cumartesi

Saldır Fener / Fenerbahçe-Gaziantepspor Maçı Öncesi


Fenerbahçemiz ligde çok kritik bir maça çıkıyor. Fazla birşey yazmak istemiyorum. Sadece fotoğrafta ki maçta ki gibi takım ve taraftar olsun yeter. Saldır Fener !

19 Mart 2010 Cuma

Şampiyonlar Ligi ve Uefa Avrupa Ligi Eşleşmeleri



Şampiyonlar Ligi ve Uefa Avrupa Ligi çeyrek final ve yarı final kuraları çekildi. Barcelona - Arsenal maçı en iyi maç gibi gözüküyor. Diğer eşleşmeler Bayer Münih - Manchester United, Lyon- Bordeaux ve İnter - Cska eşleşmeleri var. Barcelona, Manchester United, Bordeaux ve İnter tur atlar diyorum. Uefa Avrupa Ligi'nde ise Fulham-Wolfsburg, Hamburg-Standart Liege, Valencia-Atl Madrid ve Benfica-Liverpool eşleşmeleri oldu. Wolfsburg, Hamburg, Valencia ve Liverpool tur atlar diyorum. Şampiyonlar Ligi'nde ilk maçlar 30-31 mart ikinci maçlar 6-7 Nisan tarihlerinde oynanacak. Normal şartlarda bütün maçlar'ı star'da izlememiz lazım ama Star Tv yine gerekenleri yapar ve bizi haftada 1 maça mahkum eder! Uefa Avrupa Ligi'nde ise ilk maçlar 1 Nisan 2.maçlar 8 Nisan tarihinde oynanacak.

16 Mart 2010 Salı

Az Kaldı


Artık yavaş yavaş maçın havasına girmek lazım her gün derbiyle ilgili yeni şeyler ekleyeceğim bloga.

'TRANSFERLER YAPTI,HEMEN G..TÜ KALKTI,ANNENİ SEVMEYE,12 GÜN KALDI 12 GÜN KALDI''

15 Mart 2010 Pazartesi

Ceza


Fenerbahçe Erkek Voleybol Takımımız, Beşiktaş'la oynadığı lig maçındaki olaylar nedeniyle saha kapatma ve para cezasına çarptırıldı. Türkiye Voleybol Federasyonu Ceza Kurulu, 5 Mart'ta TVF 50. Yıl Spor Salonu'nda Fenerbahçe ve Beşiktaş arasında oynanan maçta, taraftarların yaptığı çirkin tezahüratlar nedeniyle, her iki kulübe de 1'er müsabaka saha kapatma ve 10'ar bin lira para cezası verdi.

Gerçekten diyecek hiç birşey yok.Biz hiç küfür etmedik diye isyan ederken ceza geldi.Bjkliler maç başından sonuna kadar küfür etti biz beste söyledik.Onlar ana avrat söverken biz saldır fenerbahçe diyorduk.Yazık...

Fenerbahçe'den Gidebilecek Futbolcular


Fenerbahçe'de kötü gidiş sürüyor. Takım 1 maç kazanıyor 1 maç kaybediyor. Sahada ruhsuz futbolcular var, isteksiz futbolcular var, mücadele etmeyen futbolcular var. Var da var. Takımımızda sezon sonunda gitsin kalsın değerlendirmesi yapmak istiyorum ;


Volkan Demirel : Gitmesin. Gayet iyi bir kaleci. Ve hatta iyi bir savunma hattıyla kolay kolay gol bile yemez.
Gökhan Gönül : Yoruma gerek yok. Kalsın.
Bilica : Pimi çekili el bombası. Gitsin.
Lugano : Yazın çok teklif var onları değerlendireceğim diye gitti. Daha sonra 2-3 ay tatil yaptı ve hiçbirşey olmamış gibi geri döndü. Fenerbahçe'de hemen kaptı. Gitsin veya kalsın diyemem net şekilde ama gidersede neden gitti demem.
Santos : Herşeye rağmen kalsın.
Mehmet Topuz : Herşeye rağmen kalsın.
Emre : Yoruma gerek yok. Kalsın.
Cristian : Selçuk ve Deniz'den hiçbir artısı yok bana göre. Gitsin.
Özer : Kalsın.
Alex: Zor soru ama artık gitse de sistem değiştirsek. Gitmezse sistemin değişeceği yok.
Guiza : Yarın gitsin.
Semih : Yedekte ses çıkarmayacağını düşünürsek. Yedek oyuncumuz olabilir. Kalsın.
Gökhan Ünal : Neden alındığı tam bir muamma. Gitsin.
Vederson : Arada orta yapıyor, arada frikikten kaleyi buluyor diye yıllardır takımda. Gitsin.
Selçuk : Yeter artık yıllardır takımdasın. Gitsin.
Deniz : Bu gece gitsin.
Uğur Boral : Fenerbahçe kariyerinde sadece 4 tane maçı var. Sevilla, Cska, Sivas x 2. Gitsin.
Deivid : Herşeye rağmen iyi bir Deivid'e gitsin demem. Kalsın.
Ali Bilgin : Neden aldık ki zaten! Gitsin.
Bekir : Gitsin. Ne faydası olacak ki Fenerbahçe'ye.
Volkan Babacan : Fenerbahçe'nin yedeği daha iyi bir isim olmalıdır. Gitsin.
Daum : Gitsin.
Aziz Yıldırım ve Yönetimi : Gitsin.

Durum net bir şekilde ortada. Bir 2 isim dışında bu kararlara itiraz edecek Fenerbahçeli yoktur sanırım.

12 Mart 2010 Cuma

GFB Ürünleri Hakkında..!


ALINTI www.gencfb.org
Fenerium lisansıyla üretilecek olan ürünlerimiz için çok yakında sitemiz üzerinden ön sipariş alınmaya başlanacaktır. Ayrıntılı bilgileri (fiyat, tasarım, v.s) ilerleyen günler içerisinde sitemizin anasayfası ve forum sayfalarımız üzerinden duyuracağız.

Not : Ürünlerimiz Fenerium mağazalarında satılmayacaktır. Ürünlerimizi vereceğimiz irtibat bilgileriyle iletişim kurarak temin edebileceksiniz.

Fenerbahçemiz Final Four'da!!!


Indesit Bayanlar Voleybol Şampiyonlar Ligi'nde mücadele eden Fenerbahçe Acıbadem Bayan Voleybol Takımımız Rusya'da oynanan ilk maçta 3 - 0 yendiği Rus temsilcisi Zarechie Odintsovo'yu İstanbul Burhan Felek Spor Salonu'nda da 3-0 mağlup ederek Fransa'nın Cannes kentinde oynanacak olan dörtlü finale katılmaya hak kazandı. Armanın gururu olan bayan voleybolcularımızı tebrik ediyor, Fransa'da kendilerini yalnız bırakmayacağımıza dair söz veriyoruz

11 Mart 2010 Perşembe

Galatasaray Rekor kırdı


Galatasaray, Eurocup'taki son maçında Hapoel karşısında bir çeyrekte tam 44 sayı yiyince, Avrupa Kupaları tarihine geçti.


Kısıtlı kadrosu ise Eurocup’ta oldukça iyi maçlar çıkarmasına rağmen 6 maçı da az farklarla kaybedip elenen Galatasaray , gider ayak Avrupa Kupaları tarihine geçmeyi başardı. Son maçında İsrail’in Hapoel Tel Aviv takımını ağırlayan Sarı-Kırmızılılar’ın hiç bir iddiası yoktu. Hapoel’in ise çeyrek finale kalabilmesi için mutlaka kazanması gerekiyordu.

Rekoru Maccabi’den aldı
Ancak Cim Bom, ilk üç çeyrekte çok iyi mücadele edip final periyoduna 74-67 önde girdi. Ama final periyodunda kelimenin tam anlamıyla film koptu.
İsrail ekibi arka arkaya sayıları Galatasaray potasına sıralarken, ilk 4 dakika dolduğunda tam 28 sayı üretmişlerdi. Ama Hapoel durmadı.Galatasaray savunma konsantrasyonunu tamamen kaybederken Hapoel, bu çeyrekte kullandığı 20 atışın tam 10’unda isabet bulup toplamda da 44 sayı üretip inanılmaz bir rekora imza attı. Hapoel Avrupa Kupaları’nda bir çeyrekte en fazla sayı atan takım unvanını elde ederken, ilginçtir ki rekoru bir hafta önce bir başka İsrail ekibi Maccabi Tel Aviv, Euroleague maçında Siena’ya karşı 43 sayı üreterek kırmıştı.

Cimbombomum sen olmasan kimle ta..şak geçeceğiz:)

10 Mart 2010 Çarşamba

Şampiyonlar Ligi : Çeyrek Finalistler # 2


Şampiyonlar Ligi'nde 2 Çeyrek Finalist daha belli oldu. İlk maç deplasmanda 3-2 yendiği Milan'ı evinde de 4-0 yenen Manchester United rahat bir şekilde çeyrek finale çıktı. Manchester United baştan sona üstün oynadı. Zaman zaman Milan'da etkili oldu ama o savunmayla Milan'ın hiçbirşey yapma şansı zaten yoktu. Rooney 2 tane atarak yine yıldızlaştı. Diğer goller Park ve Fletcher'dan geldi. Mücadele'de ilgi çeken en önemli olay ise 7 yıl aradan sonra Old Trafford'a çıkacak Beckham'dı. Ve dakikalar 64'ü gösterirken bütün stata ayakta alkışladı Beckham oyuna girerken. Ama ilginçtir hemen 30 sn topla buluşunca yuhalayanlar oldu. Yalnız 80.dk falan çektiği bir şutta bütün stat tarafından alkışlandı. İngiltere'de saygı duruşları, daha önce takımlarında oynayan ama giden, hakemler veya faul yapan oyunculara olan tepkiler gerçekten mükemmel dile getiriliyor. Sonuç olarak Arsenal'den sonra diğer bir ingiliz takımı da rahat bir şekilde çeyrek finale yükseldi. Gece'nin diğer maçında ise milyon dolarlık Real Madrid Lyon ile 1-1 berabere kaldı ve 6 sezondur olduğu gibi yine çeyrek finale çıkamadı. Maç boyunca oldukça etkili olan bir Real Madrid vardı. Real Madrid'in golünü Ronaldo atarken Lyon'un golü Pjanic'ten geldi. Bu maçtan dikkat çekenler ise Real Madrid taraftarlarının oyundan çıkan Kaka'yı yuhalamasıdır. Sonuç olarak Madrid'de yapılacak final'de olma şansını kaybeden bir Real Madrid görüyoruz. Barcelona finalde olursa eyvah eyvah diyorum. Şampiyonlar ligi'nde heyecan 16 ve 17 mart tarihlerinde oynanacak maçlarla devam edecek. 16 Mart Sevilla-Cska, Chelsea-İnter ve 17 Mart Barcelona-Stuttgart, Bordeaux-Olimpiakos maçları oynanacak.

Arda Turan'ın Ağlamasına İthafen


FUTBOLDA dünün en çok konuşulan olayı, Galatasaray Kaptanı Arda Turan’ın Eskişehirspor maçı sonrası yaptığı açıklamalardı. Sarı kırmızılı futbolcu, rakiplerinin sert oynadığından yakınarak sürekli tekme yediğini söylüyordu. Arda’nın bu sözleri dikkatlerimizi Süper Lig’in faul istatistiklerine yöneltti.

Bu soruların cevaplarını bulmak için istatistikleri açıp inceledik ve çok ilginç bilgilere ulaştık...

“Arda ne kadar haklı?”, “Rakamlar ne diyor?”

Braga 45 faulle üçüncü sırada

Öncelikle 24 haftası geride kalan Süper Lig’de en çok faul yapılan futbolcunun Emre Belözoğlu olduğu gerçeği ile karşılaştık. Fenerbahçeli yıldız, 17 karşılaşmada 52 kez kural dışı harekete maruz kalmış. İstatistikte Emre’yi takip eden oyuncu Kayserisporlu Franco Cangele oldu. Arjantinli forvet, 19 maçta 50 kez faulle karşı karşıya kaldı. Cangele’nin ardından üçüncülük koltuğunun sahibi Denizlisporlu Douglas Braga’nın. Brezilyalı orta saha oyuncusu, 45 kez rakipler tarafından sertlikle durduruldu.

Bilica’ya bile geçilmiş!

Evet, “faul yapılan futbolcular” listesinin ilk 3’ü böyle... Şimdi geldik bu istatistiğin en can alıcı bölümüne... Eskişehirspor maçından sonra sertliğe isyan eden Arda Turan, sıralamada ilk 20’de bile yok. 22 maçta 32 kez faul yapılan sarı kırmızılı futbolcu, listenin 21. sırasında yer alıyor. İşin diğer ilginç yanı, ilk 20’de Galatasaray’dan hiç futbolcu yok. Fenerbahçe’nin savunmacısı Bilica’ya bile Arda’dan daha fazla faul yapılmış: 20 maçta 33 faulle 17. sırada.

Alex 39, Keita 35. sırada

Topla çok oynadıkları için “faul yapılanlar” listesinin üst basamaklarında yer almalarını beklediğimiz Fenerbahçeli Alex De Souza 39. sıraya yerleşirken (18 maç 26 faul), Beşiktaşlı Tello 31. (17 maçta 29 faul), Galatasaraylı Abdul Kader Keita ise 35. (18 maç 27 faul) sırada...

Arda ne demişti?

“Maçlarda sürekli tekme atıyorlar, kolumdan çekiyorlar. Ben de kendimi korumak istiyorum ve sinirleniyorum.”

İŞTE EN ÇOK FAUL YAPILAN OYUNCULAR

İsim Takım Faul sayısı
1-Emre Belözoğlu (F.Bahçe) 17 maç 52 faul
2-Cangele (Kayseri) 19 maç 50 faul
3- Braga (Denizli) 21 maç 45 faul
4- Isaac (Manisa) 18 maç 43 faul
5- Serkan Balcı (Trabzon) 23 maç 40 faul
6-Volkan Şen (Bursa) 20 maç 38 faul
7-Kahe (G.Birliği) 23 maç 37 faul
8- Gökhan Süzen (İstanbul BŞB) 19 maç 37 faul
9- Alanzinho (Trabzon) 20 maç 36 faul
10- Julio Cesar (G.Antep) 22 maç 36 faul
17-Bilica (F.Bahçe) 20 maç 32 faul
21-Arda Turan (G.Saray) 22 maç 32 faul
26-Gökhan Gönül (F.Bahçe) 21 maç 30 faul
31-Rodrigo Tello (Beşiktaş) 17 maç 29 faul
33-Fabian Ernst (Beşiktaş) 20 maç 28 faul


Birşeyde de haklı çıkın..! Mağdur bırakan siz ağlayan da siz.. Rezilsiniz rezil..!!! Asla ezeli rakibimiz olamazsınız..!!

Şampiyonlar Ligi : Çeyrek Finalistler


Şampiyonlar ligi'nde ilk çeyrek finalistler belli oldu. Londra'da Arsenal, Floransa'da Bayer Münih tur atlayarak çeyrek finale yükseldi. Arsenal rahat bir oyun ve farklı bir skorla Porto'yu 2-1'lik yenilginin rövanşında 5-0 ile geçerken golleri Bendtner 3, Nasri ve Eboue attı. Haftasonu Burnley maçında gol kaçırma şovu yapan Bendtner'in 3 gün sonra 3 gol atması gerçekten ilginç. Ama ben Bendtner'i severim. Nasri'nin attığı gol ise Messivari bir goldü. Müthişti gerçekten. Sonuç olarak 59,661 kişinin izlediği maçtan sonra 5-0 gibi bir skorla çeyrek finale çıkmanın tadını yaşayan bir Arsenal var. Gece'nin diğer maçında ise Fiorentina Bayer Münih'i 3-2 yenmesine karşın Bayer Münih deplasman golü avantajı ile çeyrek finale yükseldi. Fiorentina'nn gollerini 2 tane Jovetic ve Vargas atarken, Bayer Münih'in gollerini Bommel ve Robben kaydetti. Robben'in golü mükemmeldi. Şampiyonlar liginde heyecan bu gece oynanacak Real Madrid-Lyon ve Manchester United-Milan maçlarıyla devam edecek ve Manu-Milan maçı 21:45'te Star'dan yayınlanacak.

8 Mart 2010 Pazartesi

Fenerbahçe 76 6alatasaray 62


Belki bu sene ki 6s maçında en kötü tribünü yaptık caferağa'da geçen senelere nazaran.

Herşeye rağmen biz yine Motor'la dalgamızı geçtik anlayan anlamıştır.=)

Zafer Işıl'ı buraya getir =)

Bi ara Tribünlere hareket yapan Işıl'a gerekli cevap verildi.Bir daha oturduğu yerden kalkamadı zaten =)

Nerede kaldı Ezeli rekabet ??

Gençfenerliler gençfenerliler ışıl albeni GÖNÜLDEN SEVER ;) Lay la la la la lay lay anlayann anlarrr;););)

Anladın Sen Kartal;)


Bu protestolar devam edecek ama basında yer almayacak çünkü kolpa basın sadece beşiktaş taraftarını reklam yapar bizide taklitçi ilan eder.Fırat aydinusa rağmen alınan maçlar yapılan olayların resmi kapak olsun.

Fenerbahçe 1 Antalyaspor 0


Fenerbahçemiz Türkcell Süper Lig 24.hafta karşılaşmasında Antalyaspor'u Santos'un attığı golle 1-0 yenerek 7 resmi maçtan sonra ilk defa galibiyete ulaştı. Süper Lig'de ise 4 maç sonra galibiyete ulaştık. Maç öncesine bakarsak sakatlıkların iyileşmesi iyiye işaretti. Ayrıca taraftarların bu kadar kötü oyun ve yenilgiye rağmen hala stadı doldurması çok çok önemli. Mücadele'ye Volkan, Gökhan, Lugano, Bilica, Santos, Deivid, Emre, Cristian, Vederson, Semih ve Guiza ilk 11'i başladık. Mücadele tutuk bir havada başladı. Her 2 takımda gol pozisyonuna giremiyordu. Arada Fenerbahçe'nin Semih veGuiza ile pozisyonları vardı. Bu arada Antalyaspor birazcık mücadele ederken Fenerbahçe'nin mücadelesi iyiydi. Ve 33.dk - İlk yarıda Antalya'da oynanan maçta olduğu gibi - Antalyaspor 0-0 durumda giden maçta cümbür cemaat atağa gidince Fenerbahçe Santos>Semih>Emre> paslaşmaları ile beraber Santos'u kaleciyle karşıya bıraktı. Santos'ta şık bir vuruşla topu ağlara yolladı ve skor 1-0 oldu. İlk yarı bu skorla sona erdikten sonra 2.yarı da tıpkı ilk yarı gibi başladı. Pozisyon yok sadece 2 takımda mücadele ediyordu. Fenerbahçe Emre ile çok net ve Guiza ile pozisyonlardan yararlanamadı. Ve mücadele 1-0 sona erdi. Fenerbahçemizde Volkan'a top gelmedi, Gökhan, Deivid ile beraber iyi bir ikili olduğunu Deivid daha formuna ulaşmadan gösterdi. Son maçlara bakarsak en çok atağa kalktığı karşılaşma oldu. Lugano öyle kritik topları kesti ki, adamlar çalımlasa kaleciyle karşı karşıya kalabilirlerdi. Bilica pimi çekili el bombası. Tehlikeli yerlerde yaptırdığı gereksiz fauller yine devam etti. Santos zaten son haftalarda Emre ile beraber takımın en iyi oyuncusu. Bugün de mükemmel oynadı 1 de gol attı. Deivid birazcık forma girsin her maçtan sonra müthiş oynadı diye bahsederiz. Emre yine çok iyiydi, Cristian iyi, Vederson iyi, Guiza sadece koşuyor, başka hiçbirşey yapmıyor. Semih desen o da aynısı. Yalnız Alex gibi oyunu kanatlara yayması, pas atması güzel özellik olsa da Fenerbahçe'nin forveti değiller. Sonradan oyuna giren Mehmet Topuz iyiydi, Selçuk idare eder ve Deniz pek birşey yapmadı. Diyeceğim şu ki mücadelemiz güzel, gol pozisyonuna girmememiz kötüydü - Alex'in olmamasının etkisi büyük -. 7 maçtır kazanamıyor olmanın verdiği heyecan, baskı futbolcuları kötü etkilemişti. Tedirgindik. Sonuç olarak ligde 4 hafta aradan sonra galip gelmek güzeldi. Haftaya Gençlerbirliği deplasmanındayız.

6 Mart 2010 Cumartesi

Sözümüzün Arkasındayız!!!


Kulübümüzün son zamanlarda maruz kaldığı haksızlıklar neticesinde ortak bir bildiri yayınlayan tribünlerimizin önde gelen grupları bir araya gelerek somut bir takım kararlar almıştır.


Kulübümüzün menfaatleri gereği ortak şekilde alınan aşağıdaki kararlar, tüm taraftarlarımızla birlikte kamuoyunun dikkatine sunulur.

- Hakem hatalarına yönelik son olarak yayınladığımız ortak bildirinin somut devamı olarak 07.03.2010 Pazar günü oynanacak Antalyaspor maçı öncesi bir basın açıklaması yapılacaktır.
- Aynı düşünce doğrultusunda hazırlanan 20.000 adet “Kırmızı Kart” ve buna bağlı sloganlarla tribünlerde tepkimiz gösterilecektir.
- Son zamanlarda kasıtlı olarak oluşturulan karamsar tablonun aksine şampiyonluğa olan inancımız gereği, profesyonel futbol takımımıza olan desteğimiz devam edecektir.

Bu eylemlerimizin amacı, kulübümüze imtiyaz tanınması değil, tamamen adil bir ortamın sağlanmasına yöneliktir. Fenerbahçe’mizin haklarının yenilmesine devam edildiği sürece, protesto ve eylemlerimiz artarak devam edecektir.

Camiamıza ve kamuoyuna saygılarımızla duyurulur.

FENERBAHÇE TARAFTAR GRUPLARI

Fenerbahçe 2 Beşiktaş 3 (Voleybol)



Maçta 0-1 yenik durumdan 2-1 yaptık.Sonra beşiktaş 2-2 yaptı.Ve son set 15 te bitiyordu 5-1 önde gidiyorken bjk maçı aldı.Maç için diyecek birşey fazla yok mücadele ettiler eleştirmeyede gerek yok çubuklu ıslandı yeter.Gelelim tribüne.Bende maçtaydım bjk taraftarı akatlarda yaptığımız çıkarma karşılığında sağlam geleceklerinin haberlerini vermişti günler öncesinden ve tribünün eski adamları 150-200 kişi gelmişlerdi yaş ortalamaları 20-25 vardı 30 yaşlarında bile varlardı eski tribüncüler.Ve cuma günü olmasını bahane edip iş gücü bahane edip maça gelmeyenleri kınıyorum kendi sahamızda onlardan daha azdık.Ve karşı bjk taraftarının olay çıkarmaya küfür etmeye gelceği belliydi zaten.Maçın başından sonuna kadar küfür ettiler ve biz küfür ettiğimizde abiler tarafından susturuylmaya anlam veremiyorum kardeşim adamlar ana avrat gidiyor küfürü geçtim bir inleyen nağmeler bile söyletmedi abiler.Anlayamıyorum bir bildiklerimi var diye düşünüyorum ama anlam veremiyorum.Yinede tribünde eşittik az olmamıza rağmen.Ama küfür konusunda resmen ezilmiş gibi hissetti herkes kendini.Maç esnasında isyan çıkardı herkes küfür etmiyoruz diye ve setteki abiden burak abi -''Ben bu o.çocuklarına küfür etmek istemezmiyim bir bildiğimiz var dimi susun çıldırtmayın adamı'' demesi şaşırttı herkesi.Ama yinede anlam veremiyorum.

4 Mart 2010 Perşembe

10'da 10 Yapacağız


8'de 8 yapan takım 10'da 10 yapar.Yönetim yapacağız dedi.Ben Daumla ve guiza,deniz,balica gibi futolculara pek olucağını sanmasamda o çubuklu forma aşkı inanmama birazda olsa katkı sağlıyor.İnşallah olur diyorum.

Odintsova 0 - 3 Fenerbahçe Acıbadem


Fenerbahçe Acıbadem voleybol takımımız yani sarı meleklerimiz İndesit Şampiyonlar Ligi 2.tur ilk maçında deplasmanda Odintsova takımını 3-0 yendi. İlk çeyrek rahat ve etkili bir oyun sergiledik. 20-25 aldık. 2.set mükemmel oynadık ve bu seti çok daha rahat aldık. 15-25. 3.set ise biraz oyundan koptuk gibi setin ilk başlarında hep gerideydik ancak 17.sayıdan sonra öne geçtik ve bu seti'de 24-26 aldık. Böylelikle Fenerbahçe Final Four yolunda çok büyük bir avantaj elde etti. Perşembe günü İstanbul'da ki mücadelede sadece 1 set aldık mı Final Four'dayız. Mücadele'de bütün takım mükemmel oynadı. Mücadelede tek kötü yan Trt 2'nin neredeyse bütün maç gözümüze soktuğu son dakika haberleriydi. Sıkıldık! Sonuç olarak Sarı Meleklerimizi tebrik ediyoruz. Müthişler müthiş...

Semih Şentürke Haksızlık Etmeyelim


Semih Şentürk. Nam-ı diğer Nöbetçi Golcü. Türkiye'de bu kadar çok gol atan ama bir türlü kadroya giremeyen bir oyuncu daha olamaz. Belki de dünyada. Önce Semih Şentürk'ü biraz tanıyalım. Semih Şentürk 29 Nisan 1983 yılında İzmir'de doğdu. Futbol'a İzmir'in amatör takımlarından Özçamdibispor takımında başladı. Yani Semih Fenerbahçe'nin paf takım oyuncusudur demek ne kadar doğrudur bilemem. 2 senelik Özçamdibispor kariyerinden sonra Fenerbahçe paf takımına geldi ve 1999'dan beri Fenerbahçe'de oynuyor. Fenerbahçe Paf takımında 56 maçta attığı 32 golle dikkatleri üzerine çekti. 17 Eylül 1999 yılında profesyonel'liğe adımını attı. Fenerbahçe forması altında ilk maçına 3 Aralık 2002 tarihinde Konyaspor karşısında giydi.. Paf liginde mücadelesine devam eden Semih Şentürk 2001-2002 sezonunda kiralık olarak İzmirspor'da forma giydi. 22 maç forma giydi 3 gol attı. Daha sonra 2002-2003 sezonunda tekrardan Fenerbahçe'ye geldi. Fenerbahçe forması altında ilk golünü 6 Nisan 2003 tarihinde Adanaspor deplasmanında attı. Fenerbahçe forması altında 2002/2003 sezonunda 12 maç 3 gol, 2003/2004 sezonunda 12 maç 1 gol, 2994/2005 sezonunda 2 maç, 2005/2006 sezonunda 28 maç 13 gol, 2006/2007 sezonunda 28 maç 9 gol, 2007/2008 sezonunda 39 maç 19 gol, 2008/2009 31 maç 8 gol ve bu sezon yani 2009/2010 sezonunda 25 maçta 7 golü bulunuyor. Semih Şentürk bu golleri oynamadan attı desek yanlış söylemiş olmayız. 2002/2003 sezonunda Tuncay Şanlı, Washington, Serhat Akın, Oktay Derelioğlu, Milan Rapaic, Vladimir Beschastnykh ve Sergi Rebrov'un arkasında, 2003/2004 sezonunda Hooijdonk, Serhat, Rebrov ve Nobre'nin arkasında, 2004/2005 sezonunda Hooijdonk, Nobre, Serhat, Murat, Anelka'nın arkasında, 2005/2006 sezonunda Tuncay Şanlı, Nobre, Anelka ve Zafer Biryol'un arkasında, 2006/2007 sezonunda Kezman, Anelka ve Tuncay'ın arkasında, 2007/2008 sezonunda Kezman'ın arkasında, 2008/2009 sezonunda Guiza'nın ve 2009/2010 sezonunda yine Guiza'nın arkasında kalarak kadroya girmekte zorlanmıştır. Gol kralı olduğu 2007/2008 sezonu ise Semih'in ilk 11'de en çok forma giyme şansı bulduğu sezon olarak dikkat çekiyor. Başlıktan da bahsedersek ; en kritik maçlarda gol attı, takımın her zaman yanında oldu, herhangi kötü olaya karışmadı, rakipleri hakkında kötü bir açıklama yapmadı ama Semih Şentürk hiçbir zaman Guiza'ya Kezman'a verilen değeri saygıyı görmedi. Ona rağmen hala Fenerbahçe forması giymekten gurur duyuyor. Bu sezon yaşadığı sözleşme uzatma sorunundan sonra bile herhangi bir kötü açıklama yapmaması ise Semih'in nasıl bir oyuncu olduğunu gösteriyor. Son olarak diyeceğim şu ki Kezman'a Guiza'ya ve diğer yabancı oyuncularımıza gösterdiğimiz değeri, saygıyı, hoşgörüyü Semih'e gösterseydik belki de şu anda takımımızın 1 numaralı forveti Semih olacaktı ve güzel günler yaşayaktı. Herşeye rağmen Genç Fenerli Semih'i seviyoruz ve destekliyoruz. Semih'i unutmayalım ve haksızlık etmeyelim...

Anket #1


Diğer anketlerimi 2 gün sonra kaldırmak zorunda kaldım.Sağ üst tarafta anket 1 ay açık kalacaktır oylarını kullanabilirsiniz.

Şampiyon Olmamız Engellenemez


Sezon başında Aziz Yıldırım'ın 3 sene üst üste şampiyonluk sözünden sonra medyada ve futbol camiası içinde yer alan Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe düşmanları hiç boş durmuyorlar. Hergün saçma sapan haberler medyada yer alıyor ve takımın moralini havasını bozmaya çalışılıyor. Geriye dönüp baktığımızda Bilica gaymiş, kelepçeli seks skandalı, Kazım Kazım bahis şikesi yaptı, Fenerbahçe'nin x futbolcuları gece alemlerine daldı gibi sayısız haber medyada yer aldı. Bunların neredeyse tamamına yakını yalan haber çıktı. Şu sıralarda Fenerbahçe düşmanı medya Fenerbahçe'nin bu sene asla şampiyon olamayacağı gibi bir hava estirmeye çalışıyor. Bütün köşe yazarları , tv yorumcuları bu görüşe katılıyorlar. Amaçları takımın ve taraftarın moralini ve inancını sıfıra inidirip malum takımı şampiyon yapmak. Puan farkı 5 , sezonun bitmesine 11 hafta var. En önemli rakibinle bir maçın var, üstelik o rakibi her şartta ne olursa olsun yenebilmek gibi bir olayın var senelerdir. İşin ilginç ve üzücü yanı Fenerbahçe taraftarının çoğunluğuda şampiyonluğun gittiğini Daum'un kovulması gerektiğini falan konuşuyor. 11 hafta kala Daum kovulursa şampiyonluk o zaman hayal olur. Zaten düşman medya boş durmuyor, Aykut Kocaman takımın başına geçicek tarzı haberler yapıp zaten papaz olan Aykut - Daum ikilisini tamamen birbirine düşürmek için elinden geleni yapıyor. Takımı içerden bitirmeye çalışıyorlar. Takımın doğru düzgün idman yapmadığını bile yazanlar oldu. Güiza üzerinde oluşan baskının bile tek sorumlusu medya.Taraftarı oyuncumuza karşı kışkırtan haberler hergün medyada yer alıyor.Bu tarz haberler başka oyuncular için de yapılıyor üstelik.Bu medya belasının yanında federasyon ve hakem belası da sene başından beri üzerimizde. Tv görüntülerinden verilen cezalar, seyircisiz oynanan maçlar. Son Diyarbakır ve Belediye maçında yaşanan hakem skandalları, herşey Fenerbahçe'yi şampiyon yapmamak için. Antalya maçınada Bünyamin Gezer'i vermişler. Bünyamin Gezer , Fırat Aydunus ve Cüneyt Çakır tescilli Fenerbahçe düşmanları malumunuz. Fenerbahçe taraftarı artık uyansın, bu çakallara meydanı boş bırakmasın. Bu takımın şampiyon olacağına canı gönülden inanıyorum. Kimse umutsuzluğa kapılmasın. Yeterli süre ve şansımız halen var. Takımın as oyuncularında bu baskıyı kaldıracak, üzerimize oynanan çirkin oyunlarla mücadele edebilecek karakter fazlasıyla var. Herkes rahat olsun. Biletlerinde 22tl olduğu şu günlerde lütfen o tribünler boş kalmasın. Takımın kötü futbol oynadığı şu zamanlarda, şampiyonluğun yolu tribünden geçiyor kesinlikle. 17'de 17 yaptığımız sezonu hatırlayın. Her maç tamamen dolu tribünlere oynayan takımın kendine güveni çok çok fazlaydı, mücadele gücü çok çok fazlaydı. Maçı adeta yaşayan o tribünlere çok ama çok ihtiyacımız var şu günlerde.

3 Mart 2010 Çarşamba

Türkiye 2 Honduras 0


Türkiye inönü stadında Honduras'ı 2-0 yendi.Maçtan pek zevk aldığım söylenemez.Zaten dünya kupasına gidememek herkesi bir hayli üzmüştü.Maça geldiğimizde rakip dengimiz değil.Daha iyi oynayabilirdik.İlk yarıda daha çok pozisyonlar oldu.Maçta 65-70 dk dan sonra oyundan koptuk buna rağmen onların pozisyonu bile yok top onlarda olsa bile.Maçta Hamitin golü görülmeye değerdi gerçekten güzel vurdu.Diğer golümüzü ise Emre Güngöt attı.

Türkiye - Honduras


A Milli Takım NTV SPOR'da... Futbolseverler, Türkiye'nin Honduras'ı konuk edeceği karşılaşmayı saat 20:00'den itibaren canlı olarak NTV SPOR ekranlarında izleyebilecek. Bu maç ayrıca, NTV RADYO, NTV SPOR RADYO ve NTVSPOR.NET'den canlı takip edilebilecek.

Türkiye'nin Honduras'ı konuk edeceği özel maçı Slovakya Futbol Federasyonu'ndan Pavel Olsiak yönetecek. Olsiak’ın yardımcılıklarını Martin Balko ve Peter Chladek yaparken, karşılaşmanın dördüncü hakemi Hüseyin Göçek olacak.

İLK 11
A Milli Takımımızın bu akşam Honduras ile oynayacağı özel maçın ilk 11'i açıklandı. A Milli Takım Sorumlu Yardımcısı Oğuz Çetin'in yaptığı açıklamaya göre, Ay-yıldızlı ekibimiz İnönü Stadı'nda saat 20.00'de başlayacak karşılaşmaya şu onbir ile çıkacak:
Volkan, Sabri, Emre Güngör, Servet, Caner, Hamit, Mehmet Aurelio, Emre Belözoğlu, Arda, Volkan Şen, Mevlüt.

Blogumda Hırsız Yazılarına Son Nokta


Tribün ateşi ile yanan bilinçsiz gençleri bilinçlendirelim bazı taraftar gruplarının da kulaklarını çınlatalım.Belli ki bazıları kadıköye deplasmana atkılar donlarında gelirken eline de kağıt kalem almış aynı besteleri kendi stadımızda söyleriz diye.

Buna artık DUR diyelim!!!
Sarı Lacivert Şampiyon Fener ....
Milyonlarca ...
Hani o tüylerini yolduğumuz ...
15 sene sampiyon olduk bitmedi dahası var..
Saldır kanaryam..
Zıplaa Zıplaa
Bir efsane 100 yaşında..
Fenerbahçem benim...
Seni sevmek deli gibi yürek ister....
hep inandık.... bu saydıgım bestelerin ya aynısı ya da sözleri değiştirilerek
stadlarında söylüyorlar.
Üstelik Alıştık biz olanlara bestesini de alpaslan dikmene yazdılar.:S(vefatından sonra)
bunlar birşey değil şaka gibi DALE yi de kadıköyde golden sonra çalınan BRASIL müziği ile yapıyorlar.

Bunlarıda es geçiyorum geçen sezon beşiktaş maçında onların taraftar grubunun sloganı inleyen nağmelerdi.
Onlarla makarayı da bizim bestelerimizle yaptılar;
İnleyen nağmeler
Kartal g.t g.t g.t
İ..e çarşısı..
Bu sene sampiyon n.h olursunuz..
UTANMASALAR 300 kişi gelip inönüyü de biz bastık diyecekler k.pekler.Pardon zaten geçen bloguma koydum videodada vardı bizim tezahüratımız diye 300 kişi geldik bestesini koymuşlar.

KENDİ BESTELERİ YOK Kİ MAKARA YAPSINLAR

Bunlara bir dur diyelim yoksa iyice çığırından çıkacaklar. Ben sıkıldım artık anlamaları için illa pankart mı açalım 'GençGalatasaraylılar' diye.Yok zaten eskiden varmış genç galatasaraylılar=)=).Başlığa koyduğum pankarttaki şeylerimi uygulayalım illa.Neyse yeter bu kadar.

2 Mart 2010 Salı

Bir Eziklik Daha


Yuh yuh yuh... Liseli ultraslanlardan sonra bu sefer ismimizi çaldılar.Facebookta genç ultraslanlar diye grup açan gs liler kendilerini rezil etmeye devam ediyorlar.REZALET...!

1 Mart 2010 Pazartesi

Haydi Yetişeceksin =)


Evet facebookta LİSE GFB'ye özenip Liseli ultraslanlar diye grup açanlar bize yetişmeye çalışıyor.Özentilik böyle birşey.İşleri güçleri kalmadı taklitlerimizi yapıyorlar.İşte büyük gs taraftarı budur.

Hırsızlığa Devam


RESMİN BÜYÜK HALİNİ GÖRMEK İÇİN ÜSTÜNE TIKLAYIN

İlk gördüğümde gülmekten öldüm.Taklitçi kolpalar.Resimde gördüğünüz Liseli ultraslanlar facebook sayfası aslında liseLi ultraslanlar diye bir şey yok Liseli Gençfenerlilerden özendiler galba böle bi oluşuma hazırlanıyorlar.Neyse ilk yazan besteye bakın ''HER ZAMAN HER YERE GİDER NE YAĞMUR NE ÇAMUR DİNLER SEVERSE GÖNÜLDEN SEVER BU ALEMDE LİSELİLER'' onu yazan kişi GFB'yi sık sık takip ediyorki bestelerimizi biliyor kendi sayfalarına taşıyor.Neyse takipçilerimizi böyle böyle öğrenmiş oluyoruz.Bu kadar ezik olunmaz.

Bestenin orjinali ''''HER ZAMAN HER YERE GİDER NE YAĞMUR NE ÇAMUR DİNLER SEVERSE GÖNÜLDEN SEVER BU ALEMDE GENÇFENERLİLER''

Bizim İçin Aziz Olan Sadece FENERBAHÇEDİR


Fenerbahçe büyüklüğü stad büyüklüğü, tesis güzelliği, yıldız hayalleri değildir. Fenerbahçe büyüklüğü sahada gösterilen mücadele, onurlu futbol ve her yerde dik duruş, direniştir. Tüm bunları on yıl içinde yok eden ve betonarme bir büyüklük inşa edenler ile onları destekleyenler ne yazık ki Fenerbahçemizi yok ediyorlar.

Sn. Aziz Yıldırım Gidin Ve Dönmeyin


Türkiye kupasına "PAF Takımla çıkacağız bundan sonra" dediniz! DEDİĞİNİZİ YEDİNİZ.

2006 da "çalınan şampiyonluğun hesabını soracağız, arkasındaki kirli işleri ortaya çıkaracağız" dediniz! DEDİĞİNİZİ YEDİNİZ.

İstifa ettiniz, "geri dönüşü yok, benim üzerimden Fenerbahçe düşmanlığı yapıyorlar" dediniz! DEDİĞİNİZİ YEDİNİZ.

Efes Pilsen için "organize doping yapılmıştır, şampiyonluğumuz gasp edilmiştir, takipçisi olacağız" dediniz! DEDİĞİNİZİ YEDİNİZ.

Sürekli olarak "bu hakemlerle, bu mhk ve federasyonla bu işler yürümez" dediniz. Yürüdü. DEDİĞİNİZİ YEDİNİZ.

"Fenerbahçe'nin haklarını savunamıyorum, bu hakemlerle bu lig gitmeyecek, kulüpler birliği başkanlığından Fenerbahçe'nin haklarını savunabilmek için istifa ediyorum" dediniz. DEDİĞİNİZİ YEDİNİZ.

Aynı gündem değiştirme, hedef saptırma senaryosunu sil baştan sahneye koymak için
emir eriniz Nihat Özdemir'i kameraların karşısına sürdünüz, bizleri güldürdünüz.

2008 Eylül ayında FBTV ye çıkıp esip gürlediniz, tribündeki insanlara çamur attınız, tribün gruplarını bitirmek için bedava biletler dağıtıp kulüple alakası olmayan bindirilmiş kıtaları stada taşıdınız, pankartlar yapıp stada astınız, başaramadınız. DEDİĞİNİZİ YEDİNİZ.

Bu sefer İBB maçında taraftar tepkisinden korktuğunuz için binlerce bedava bilet dağıttınız ve buna güvenerek resmi siteden "bilet satışlarına çok büyük ilgi, stad dolacak" yalanları attınız. Bilet dağıtmak konusundaki tüm söylemlerinizi YEDİNİZ.

Aslında sayın Aziz Yıldırım siz YEDİRDİNİZ, Fenerbahçe camiası YEDİ.
Siz gündem değiştirdiniz, hedef saptırdınız Fenerbahçe camiası YEDİ.
Siz Fenerbahçe'nin haklarını savunamadınız, itiraf edip istifa ettiniz ama kimse YEMEDİ.


Şimdi hangi yüzle çıkıp HAKEMLER GASP ETTİ diyebiliyorsunuz?

Hangi lafınızın arkasında durabildiniz?

Hangi dik duruşla Fenerbahçe düşmanlarına korku verebildiniz?
Fenerbahçe düşmanlarını cesaretlendirdiniz. Yıldırım Demirören'i bile Fenerbahçemizi savunduğunuzdan çok savundunuz.

Fenerbahçe'nin haklarını savunmayı bırakıp kulüpler birliği koltuğuna yapıştınız, Galatasaray'ın, Beşiktaş'ın, Denizlispor'un haklarını savundunuz.

FENERBAHÇE'NİN HAKLARINI SAVUNMADINIZ, SAVUNMUYORSUNUZ.

Altı Galatasaray şampiyonluğu yaşattınız bize ve yedinciye doğru hızla koşuyorsunuz.
Bir kez olsun aynaya bakın ve gerçek suçluyu görün. Vereceğiniz karardan asla dönmeyin. Döneklik ettiğiniz yüzlerce kararınızı unutturun.
Gidin ve DÖNMEYİN...

Aziz Yıldırım : Bizi Çıldırtacakmısınız...?


http://www.hurriyet.com.tr/spor/futb...61.asp?gid=362

Bu haberde yazılana göre İBB maçı sonrası başkan soyunma odasına girip;
"Nedir ulan bu haliniz! Adam gibi top oynayın. Bizi çıldırtacak mısınız?” diyerek esip gürlüyor...Ulan kelimesini kullanmakta bi sakınca görmeyen bir insana şu soruyu sormak abes olmaz herhalde...

Bu takımı kim kurdu Ulan...!!!

Fırat Düdüğü Asacak


RESİM BJK-FB MAÇI ÖNCESİNDEN

Fırat düdüğünü asacak..!


Fenerbahçe-İstanbul B.B. maçında Dünyanın en komik gol iptalini tüm Türkiye gördü. Yılların klişe sözü nihayet gerçekleşti...



Dünyanın her yerinde gole giden son oyuncuya faul yapılırsa bunun cezası ihraçtır, ihtar değil!..



Pas arası yapan hiç bir Hakem, acemiliğinin intikamını kartıyla alamaz!..



Fırat Aydınus emeklerimizi çalmaya devam ediyor.



Geçmişte;

Tokatlanan oyuncumuzu sadece maksatlı gülüşüyle izledi.

Gökhan Gönül’ün ceza sahasında yere indirilişini büyük bir keyifle seyretti, aynı maçta takımımızın ofsayttan gol yemesine de seyirci kaldı.



Bugün;

Golümüzü vermedi.

Rakibi 10 kişi bırakmaya korktu.

Takımımızı 10 kişi bırakmak için fırsat yarattı.



Bunların hiçbirisi yapanın yanına kar kalmaz, kalmayacakda!..



Fenerbahçeli Taraftarlar olarak görev başındayız.

Fırat Aydınus’un düdüğünü asması için gereken eylem serisine başlıyoruz.

Fırat Aydınus’a düdüğünü astırana kadar hiç bir yöneticimizden bir açıklama, bir kınama ya da benzeri bir davranış göstermelerini istemiyoruz.



Eylem istiyoruz, kararlılık istiyoruz, yaptırım istiyoruz!.. DAHA DOĞRUSU, ADALET İSTİYORUZ!!



Tavrımız açık ve net; Fırat düdüğünü asacak!

28 Şubat 2010 Pazar

Gebzespor 2 Zeytinburnu 0


Ligde 4 haftadır galip gelemeyen Gebzespor, 3 puan hasretine Zeytinburnuspor karşısında verdi. Mor- Beyazlı temsilcimiz, ligde kümede kalma mücadelesi veren Zeytinburnuspor karşısında galibiyete Oğuzhan ve Gökhan'ın golleri ile ulaşarak zirve yarışında iddialı konuma geldi.Haydi bakalım banks asya biraz hayal gibi gözüksede umut etmekten başka çare yok.

İstanbul B.Ş.B.Spor 2 Fenerbahçe 1


Aslında bu maç hakkında çok şey yazmaya gerek yok. Son haftalarda yaşadığımız kötü futbol yine devam etti. Mücadele yok, hırs yok, istek yok.yok yok yok. Kalede Volkan kurtardığı bir top görmüyoruz, zaman zaman inanılmaz hatalar yapıyor. Sonra çıkıp taraftarlarımız bizim yanımızda olsun diyor. Volkan bugün o stada gelen 25-30 bin taraftar için ne diyeceksin ? Bilica desen pimi çekili bomba her an hata yapacak mı diye bekliyoruz. Deniz desen karı gibi oynuyor. Yavaş hareketler yana paslar falan. Sorarım size Maldonado ve Josico'dan ne farkı var Deniz'in de hala bu takımda futbol oynuyor. Selçuk desen tamam mücadele ediyor ama o da karı gibi oynuyor. Hem karı gibi olup hem mücadele edilir mi. İşte Selçuk tam öyle. Gökhan Gönül diyoruz bu sezon çok kötü, Önder sorunlar yaşıyor, Bekir kadroya giremiyor, Guiza formsuz, Alex yoruldu bitti artık takımı sırtlamaktan, bugün de harika bir gol attı, Cristian desek o da çok iyi bir topçu değil. Emre son maçlarda müthiş mücadele ediyor. Gökhan ve Semih gibi ne yapacağı belli olmayan oyuncular. Vederson ve Santos iyi gibiler ama onların da bir günü bir gününü tutmuyor. Eeeee bu kadar formsuz ve bu kadar ruhsuz futbolcular olunca bu sonuçlar normal mi ? Herhalde normal. Sahaya çıkıyorsun takıma bakıyorsun kazanacak hava yok, gol yiyorsun cevap verecek potansiyel yok. Onun dışında rakibe 2 pozisyon veriyoruz 2 gol yiyoruz. Sonuç olarak liderin 5 puan gerisinde kaldık ve ligi kazanma şansımız çok azaldı. Yine de biz Pazartesi olduğu gibi Perşembe olduğu gibi bugün olduğu gibi haftaya Pazar'da tribünde olacağız. Ama artık taraftar bir yerde patlar söylemedi demeyin. Unutmadan Daum ligin 8.haftası bittiğinde siz hiç 8'de 8 gördünüz mü dedi bende ona diyorum ki biz hiç 7'de 0'da görmedik Daum...

Saldır Fener / İstanbul B.Ş.B.Spor-Fenerbahçe Maçı Öncesi


Fenerbahçemiz Türkcell Süper Lig 23.hafta karşılaşmasında İstanbul B.Ş.B.Spor deplasmanına çıkıyor. Aslında İstanbul'da taraftarı da olmayan Belediye Spor maçına deplasman demek bile ayıp ama alınan sonuçlar bunun hakikaten büyük bir deplasman olduğunu gösteriyor. 10 Ağustos 2007 tarihinde Belediye Spor'un ilk kez lige çıktığı sezonun ilk maçında deplasmanda 2-0 yenildik, 2008/2009 sezonu yine Belediye Spor maçı yine 2-0'lık mağlubiyet aldık. Yani henüz galibiyetimiz yok. Bize ters geliyorlar. Hiçbir maç top oynamayan adamlar bize karşı kral performans sergiliyorlar. Efe geliyor her maçımız da harika oynuyor. Bizden giden Kerim'in ve genç İskender'in de bize karşı golleri var. Ama artık orada galibiyet almalıyız. Zaten mücadeleye gerek resmi maçlarda 6 maçtır kazanamamız, gerek Belediye Spor'a karşı deplasamanda puan alamamamız nedeniyle bir hırsla çıkacağız. Gerçi Lille maçından kaynaklanan bir moral bozukluğu ve yorgunlukta olacaktır. Ama yine de iyi bir kadroyla çıkıp 3 puanı alacağız. Özer, Lugano, Mehmet, Ali ve Uğur gibi oyuncularımız oynamasa da Volkan, Önder, Bekir, Bilica, Santos, Vederson, Emre, Cristian, Gökhan, Alex ve Guiza gibi iyi bir ilk 11 ile sahaya çıkacağız. Haydi Fener kazanmaya başlıyoruz ve sezon sonuna kadar bu şekilde devam ediyoruz.3 puan için, kupa için ve taraftarını sevindirmek için saldır Fener !

27 Şubat 2010 Cumartesi

Bu Kadarda Olmaz


Bu kadarınıda beklemiyordum.Videoda herşey güzel giderken 6:46 dk daki tezahüratımız dedikleri tezahürata bir bakın.=) Utanmasalar 300 kişi stadı biz bastık diyecekler:).Taklitlerimizden sakının.Vallahi rezalet billahı rezalet nerede kaldı o ezeli rekabet.

Basit Bir Hırsızlık Örneği


Çalmayın çalmayın biraz kendiniz yapın.

Stadımızda her golden sonra çalan BRASİL müziği ve dale tezahüratında yaptığımız haraketler gs tribünlerinde.Daha bir çok böyle video var elimde hepsini ilerliyen günlerde paylaşacağım sitede.

Alişan Askere Gidiyor


GFB üyelerinin ünlü simalarından Alişan askere gidiyor.Hayırlı teskereler diliyoruz(m).

Bugünkü Maçtan Bir Kaç Fotoğraf



Fenerbahçe Ülker 81 Galatasaray Cafe Crown 77


Fenerbahçemiz Beko Basketbol Ligi 20.hafta mücadelesinde Abdi İpekçi spor salonunda Galatasaray ile karşılaştı. 2 ekibin arasında ki 100.maçtı. Galatasaray 49 galibiyet, Fenerbahçe 48 galibiyet almıştı. Bu galibiyetle beraber 49 galibiyete ulaştık. Mücadeleyi baştan sonra üstün götürdük. Sadece 4.periyot biraz sıkıntı yaşasakta yine de herşey kontrol altında geçti. Ukic ve Ömer Onan iyi oynadılar. İstatistiksel anlamda ise Ukic 19 sayı 3 asist, Ömer Onan 17 sayı, Mirsad 10 sayı 10 ribaund, Preldzic ise 5 sayı 5 ribaund 3 asist ile galibiyette pay sahibi oldular. Galatasaray'da ise Rancik ve Washington 17'şer sayı ve Wilkinson 18 sayıyla mağlubiyete engel olamadılar. Fenerbahçemiz bu skorla maç fazlasıyla liderliğe yükseldi. Ayrıca Galatasaray ile olası bir playoff eşleşmesinde 1-0 önde başlayacağız - ne playoff'u ya Galatasaray küme düşmemeye oynuyor :)-. Bu arada mücadele oldukça centilmenlik çerçevesinde oynandı. Ama yine de atmosfer daha iyi olabilirdi. Bildiğimiz derbi atmosferi yoktu. Haftaya Pınar Karşıyaka deplasmanında zorlu bir maça çıkacağız. Bu arada Galatasaray bu sezon bizi herhangi bir branşta yendi mi ?

Blogger Templates by OurBlogTemplates.com 2007